Ebeveynler için, bebeklerinin neden ağladığını veya onu nasıl rahatlatacağını bilmemek inanılmaz derecede sinir bozucu ve yorucu olabilir.

Ebeveynler, çok ağlayan bir bebekten bahsederken sıklıkla “kolik” terimini kullanırlar. Oysa ağlamak, çoğu zaman inatçı huzursuzluk, alerji veya reflü gibi başka bir şeyin belirtisi de olabilir. Ancak kolik, durumu tanımlamak için spesifik klinik kriterleri olan tıbbi bir terimdir. Doğru tedavi planını elde etmek için huysuz görünen bir bebek ile gerçekten koliği olan bir bebek arasında ayrım yapmak da bu nedenle önemlidir.

Böyle bir durumla karşı karşıya kalırsanız kolik mi yoksa standart bir huysuzlukla mı uğraştığınızı belirlemenize yardımcı olabilmek için derin bir nefes alın ve kendinize şu soruları sorun:

1.’’Bebeğim Ne Zaman Telaşlanıyor?’’

Kolik ve huysuzluk söz konusu olduğunda, bebeğinizin günün hangi saatlerinde telaşlı olduğu neler olup bittiğine dair size bir ipucu verebilir. Çünkü huzursuz hisseden bebekler günün her saatinde huysuzlaşabilirler; genellikle yemekten kısa bir süre sonra, aşırı yorgun olduklarında, aşırı uyarıldıklarında veya sadece aç olduklarında gibi. Kolikli bebekler ise gün boyu ağlayabilse de öğleden sonraları kolik bebekler için günün en zor zamanlarıdır. Ağlamaları ve huzursuzlukları genellikle öğleden sonraları daha da kötüleşir. İşte böyle bir durumda ebeveynler olarak bebeğinizin teselli edilemez hale geldiğini fark edebilirsiniz ve durumun kolik olma ihtimalini göz önünde bulundurmaya başlamanız gerekir.

2.’’Bebeğimi Rahatlatabiliyor Muyum?’’

Bebeğinizin ağlamasının yatışmaması, kolik ve huysuzluğun ayırt edici bir başka belirtecidir. Kolikli bebeklerin sakinleştirilmesi oldukça zordur. Kolikli bebekler çevreleri tarafından yapılan herhangi bir şeye kolayca sinirlenirler ve böyle durumlarda aşırı uyarılmış görünürler.

Huysuz bebekler ise, huysuzluklarının nedeni belirlendiğinde ya da dikkatleri mevcut sorundan uzaklaştırıldığında (örneğin, bebek bezleri değiştirildiğinde, beslendiklerinde ya da uyutulduğunda) sakinleşme eğilimindedirler.

Kolik rahatsızlığı olan bebeklerde ağlama durumu amansız olur ve böyle bir durumda bebeğinizi rahatlatmak çok zordur. Gün içerisinde kolik bebekler daha da yorgun ve huzursuz olurlar. Teselli edilemez ağlamalarının gün geçtikçe daha yüksek ve daha tiz olma eğiliminde olduğunu da rahatlıkla görebilirsiniz.

Bu ilave stres, ebeveynlerin veya bakıcıların bunalmış ve yetersiz hissetmelerine, bebeklerini sakinleştiremedikleri için depresyona girmelerine neden olabilir. Bu nedenle bu konuda ebeveynlerin bilmesi gereken en önemli şey şudur; kolik mutsuz bir bebeğin işareti değildir ve bunu bilmeniz çok büyük önem taşımaktadır. Yanlış bir şey yapmıyorsunuz ve bebeğiniz bu sebepten ağlamıyor. Kolik bir bebeğin gözyaşlarının, doğru yapmadığınız şeylerle ya da bakıcı olarak "eksik olduğunuz" şeylerle hiçbir ilgisi yoktur. Bunların gerçek bir klinik teşhisle ve çocuğunuzun gerçek bir tıbbi durum yaşadığı gerçeğiyle ilgisi vardır. Lütfen böyle bir durumda kendinize yüklenmeyin ve bebeğiniz için en doğru olan adımı atarak bir doktora gidin.

3.’’Bu Belirtiler Ne Zamandır Devam Ediyor?’’

Kolik genellikle "3 kuralı" ile tanımlanır: iyi beslenen ve diğer açılardan sağlıklı bir bebekte günde 3 saatten fazla, haftada 3 günden fazla ve 3 haftadan uzun süre ağlamak kolik belirtisidir.

Bebeğinizin bu semptomları yaşadığı süre, onun kolik mi yoksa sadece telaşlı mı olduğunu belirlemenize yardımcı olabilir. Çoğu kolik bebekte semptomlar zamanla azalmaya başlar ve nihayetinde 3 ila 4 aylıkken sonlanmaya yaklaşır. Bu süre zarfında veya sonrasında semptomlar kötüleşiyorsa, olası bir diğer rahatsızlık da reflü olabilir. 4 aylık olduklarında bebeklerin yüzde 80 ila 90'ının artık kolik sorunu yaşamadığı tahmin edilmektedir.

Kolik Konfor Planı Oluşturun

Koliğin kesin bir tıbbi tedavisi olmasa da faydalı olduğu kanıtlanmış teknikler vardır. Kolikli bir bebeği sakinleştirmek için kullanılacak yöntemlerin çoğunun rahim ortamını taklit ettiğini fark edebilirsiniz.

1. Duyusal uyarımı azaltın. Kolik bebeklerin aşırı uyarılmış ortamlarda ağlamaları daha da kötüleşir. Bu sebeple TV'yi kapatmayı, ışıkları kısmayı ve beyaz gürültü veya hafif müzik açmayı deneyebilirsiniz.

2. Bebeğinizi kundaklayın. Battaniyenin sıkılığı rahime benzer bir güvenlik ve sıcaklık sağlar. Kundak kemerleri bu sıkı, kundaklanma hissini sağlarken gazın hafifletilmesine de yardımcı olabilir.

3. Bebeğinizi ileri geri sallayın. Hamilelik sırasında bebekler, öz ebeveynlerinin hareket etmesi ve yürümesinin yumuşak hareketlerinden hoşlanırlar; bu nedenle birçok yeni doğan, sandalyelerin veya salıncakların titreşimiyle rahatlatılır. Bebeğinizi güvenli bir şekilde kollarınızda tutarak yavaşça ileri geri sallayabilir ve rahatlamasına bu şekilde de yardımcı olabilirsiniz veya bir bebek taşıyıcı veya sargı ile “bebeğinizi vücudunuza yaslayarak” ve sallanarak hareket edebilirsiniz. Sallanma hareketi rahatlık ve dikkat dağıtma için güzel bir yöntemdir.

4. Acıkmasına fırsat vermeyin. Bebeğinizin açlık ipuçlarını öğrenin ve ağlamaya başlamadan önce bebeğinizi hemen besleyin. Ağlamak midelerine hava katarak bebeğinizin daha gazlı ve daha rahatsız olmasına neden olabilecek bir durumdur.

5. En iyi ürünleri seçin. Ağlama nöbetlerini kötüleştirebilecek gazı önlemeye veya azaltmaya yardımcı olan ürünlere yatırım yapın. Brown's Natural Flow® Anti-Colic Options+™ Biberonlar tam da bunu yapar. Options+™ Biberonları, havayı sütten uzaklaştıran dahili bir havalandırma sistemine sahiptir. Bu sistem hava kabarcığı oksidasyonunun azaltılmasına, gaz oluşumunun önlenmesine ve sütün içindeki vitaminlerin korunmasına yardımcı olur.

Teşhis Edin Ve Harekete Geçin

Yeni doğmuş bebeğiniz sürekli ağlıyorsa veya sakinleştirilemiyorsa, bebeğinizin bir çocuk doktoruna görünmesi ve bu doktor tarafından değerlendirilmesi önemlidir. Reflü, mama intoleransı veya süt alerjileri gibi pek çok durum rahatsızlığa ve sürekli ağlamaya neden olabilir. İlaçla tedavi edilmesi gereken durumları saptayabilmek için çocuk doktorunuzla birlikte çalışmanız bu noktada büyük önem taşımaktadır.

Bebeğinizin semptomlarını gözden geçirirseniz ve çocuk doktorunuz kolik tanısı konusunda sizinle hemfikir olursa, "bunun da geçeceğini" bilin ve rahatlayın. Zor ama geçici ve rahatsız edici bir durum yaşayan harika bir bebeğe sahip harika bir ebeveyn olduğunuzu hiçbir zaman unutmayın. Çocuk doktorunuzun desteği ve kolik rahatlatma yöntemleriyle bunu birlikte başarabilirsiniz.

Bu ve benzeri tüm yazılarımıza web sitemiz üzerinden bloglar sekmesini seçerek ulaşabilirsiniz. Küçük çocuğunuz ve bebeğiniz için gerekli olan tüm ürünlerimize göz atabilir ve dilediğiniz zaman bizimle iletişime geçebilirsiniz. Size ve çekirdek ailenize mutlu günler dileriz! :)